Ahmet Ayaz
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 19 Nisan 2013
- Mesaj
- 1.096
- Tepki
- 2.201
- Yaş
- 50
- Şehir
- K.Çekmece İstanbul
- Bisiklet
- Salcano
Her zamanki gibi işe giderken Galleria'dan hemen önceki sapaktan girişi yaptım. Artık viraja hızlı girdiğimden mi, bisiklette akort sorunu olmasından mı, yolun girişinin çimlerin sulanması nedeniyle ıslak olmasından mı yoksa benim beceriksizliğimden mi bilemiyorum bir anda kendimi yerde buldum. Kask takmasına takıyordum fakat direkt yüzümü yere çarpmıştım ve birkaç dakika kendime gelemedim. Vücudun da sıcak olması nedeniyle kalkıp atan zinciri yerine taktım son 1-2 kilometreyi o şekilde tamamladım.
Hastaneye gitmekten nefret etmek gibi garip bir huyum olduğu için eşimin tüm ısrarlarına direndim ve o halde çalışmaya devam ettim. Daha sonra bir şekilde punduna getirilip muayene olunca sağ kolda ufak bir çatlak olduğu tespit edildi ve atel takıldı. O ateli de 3 gün sonra çıkardım.
Fotoğraflarda hafif morarmış olan sağ gözüm iki gün sonra mosmor oldu.
Uzun lafın kısası bu kazadan çıkarılacak dersler:
- Virajlarda düşmek başka hiçbir şeye benzemiyormuş. Diğer yaptığım kazalarda anlık da olsa kendimi koruyacak bir şeyler yapabilmişken bu kazada ne zaman kayıp yere düştüğümü bile anlamadım.
- Kaskın tam bir koruma sağlamadığı ortaya çıktı. Full face kask mı alsak acaba? Onu da kullanmak insanı boğar gibime geliyor.
- Temiz bir sopa yediğimizde bahanemiz hazır. "Bisikletle viraja hızlı girip düştüm"
Son olarak bisikletten hiçbir zaman soğumadım, ben tekrar iyileşip bisiklete döneceğim dedikçe çevremde tepki gösterenler oldu. Yalnız eşim hariç, o hep destek oldu bana. Kazanın her şartta olabileceğini söyleyip durdu. Bu kazanın tek olumsuz yanı olarak viraj korkusu kaldı. Artık hafif keskin bir virajda bile ister istemez 10-15 km/s hızlara düşüyorum.
Tabi siz beni örnek almayın, beyin sarsıntısı bile geçirmiş olabilirdim. Kaza sonrası doktora görünüp tedavi olmakta fayda var. Benimkisi ezelden beri devam eden pis bir huy sadece.
http://i.imgur.com/4Pr75Gp.jpg http://i.imgur.com/WXsAmEN.jpg http://i.imgur.com/6qTdf5H.jpg http://i.imgur.com/KQsgXQ0.jpg http://i.imgur.com/9wyjKGd.jpg
Hastaneye gitmekten nefret etmek gibi garip bir huyum olduğu için eşimin tüm ısrarlarına direndim ve o halde çalışmaya devam ettim. Daha sonra bir şekilde punduna getirilip muayene olunca sağ kolda ufak bir çatlak olduğu tespit edildi ve atel takıldı. O ateli de 3 gün sonra çıkardım.
Fotoğraflarda hafif morarmış olan sağ gözüm iki gün sonra mosmor oldu.
Uzun lafın kısası bu kazadan çıkarılacak dersler:
- Virajlarda düşmek başka hiçbir şeye benzemiyormuş. Diğer yaptığım kazalarda anlık da olsa kendimi koruyacak bir şeyler yapabilmişken bu kazada ne zaman kayıp yere düştüğümü bile anlamadım.
- Kaskın tam bir koruma sağlamadığı ortaya çıktı. Full face kask mı alsak acaba? Onu da kullanmak insanı boğar gibime geliyor.
- Temiz bir sopa yediğimizde bahanemiz hazır. "Bisikletle viraja hızlı girip düştüm"
Son olarak bisikletten hiçbir zaman soğumadım, ben tekrar iyileşip bisiklete döneceğim dedikçe çevremde tepki gösterenler oldu. Yalnız eşim hariç, o hep destek oldu bana. Kazanın her şartta olabileceğini söyleyip durdu. Bu kazanın tek olumsuz yanı olarak viraj korkusu kaldı. Artık hafif keskin bir virajda bile ister istemez 10-15 km/s hızlara düşüyorum.
Tabi siz beni örnek almayın, beyin sarsıntısı bile geçirmiş olabilirdim. Kaza sonrası doktora görünüp tedavi olmakta fayda var. Benimkisi ezelden beri devam eden pis bir huy sadece.
http://i.imgur.com/4Pr75Gp.jpg http://i.imgur.com/WXsAmEN.jpg http://i.imgur.com/6qTdf5H.jpg http://i.imgur.com/KQsgXQ0.jpg http://i.imgur.com/9wyjKGd.jpg