Motorsporları

Bisiklete ne kadar sevdalıysam bi yandan da motorsporları hastasıyım. Şimdi bu başlığı da Türkiye'deki ve dünyadaki motorsporları organizasyonlarıyla ilgili haberler falan paylaşmak için açtım daha çok. Tabi ilgisi ve bilgisi olan arkadaşları da beklerim, tartışmak ve yorumlamak için.

Ayrıca kendim de TOSFED'in lisanslı gözetmeni olduğum için Türkiye'deki organizasyonları da duyuracağım burdan. Geçtiğimiz haftasonu Ferrari'nin İstanbul Park'ta çok güzel bir etkinliği gerçekleştirildi. Gelenler oldu mu merak ediyorum. Hatta aynı haftasonu Kayseri'de Cumhuriyet Rallisi, Bursa'da otokros, Ankara'da drift şov ve Kocaeli'de de Volkicar yarışları yapıldı, tam bir motorsporları haftasıydı resmen

Bu sene Türkiye'deki takvim 22-23 Kasım'da Eskişehir Otomobil Sporları Kulübü'nün İstanbul'da düzenleyeceği ralli ile sonlanıyor. Etaplar Şile ve Ömerli taraflarında olacak sanırım. Hava müsait olursa İstanbul'daki arkadaşlar bisikletle bi Pazar gezmesi yapabilir belki seyirci noktalarına.

Ben motosiklette enduroya bayılıyorum, toprak toprağı çekiyor tabi, dağ bisikletçisi yine gidiyor başka alanlarda da sporunu buluyor En bayıldığım Enduro videosu...

Aynı şekilde bende motor sporlarının yakın takipçisiyim. konu ralli olunca yeri bambaşka. hatta bisikletle bağdaştırırsak çekmeköy bisiklet diyarı sahibi aydın özmemiş. hazırladığı siena ile bu sezon tırmanmada start almıştı. öyle gözüküyor ki bisiklet diyarı sticker ı ile önümüzdeki sezon tüm yarışlar da göreceğiz.

@Can_517

Bundan haberim yoktu bak, seneye Eskişehir tırmanmada tanışayım kendisiyle.

Malum araçaların bir kısmı yabancı plaka, homologasyon uyumlu modifiyeleri ile muayene sorunları var. Yüksek maliyetli bu spor günden güne yarışmacı kaybetmekte. Aldığım habere göre önümüzdeki sezon araçların etap alanına kadar ulaşımını artık tosfed üstlenecek. Eğer doğruysa ve ek maliyet talebi olmazsa iller arası yarışmacılara ciddi merhem olacak.

15 sezondur aralıksız şekilde Formula 1 izleyicisiyim. Tüm detaylarına kadar takip ediyorum bu sporu Oyunlarını da deli gibi oynadığımı belirteyim bilgisyarda
Az önce de Formula 1 Amerika yarışını izledim. Hamilton bu sene haketti artık şampiyonluğu. Yarış temposunda aynı otomobili kullanmasına rağmen geriden gelip Rosberg'i kaçıncı geçişi bilmiyorum. Mekanik sorun, kaza vs yaşamaz ise Rosberg'in şansı yok gibi görünüyor.

@Can_517

Böyle bi şeyden haberim yok ancak ben çok büyük bi fayda getireceğini düşünmüyorum. Kocaeli ve Eskişehir'de örneğin etaplarla servis alanı arası 15 km dolaylarında. İstanbul'da biraz daha fazla ancak yine de ciddi bi mesafe sayılmaz. Benim gittiğim en uzak etap yolu Bursa'daydı, Ege'de de pek yakın sayılmaz. Hitit'te de yakın olduğunu duydum.

Mahalli yarışlar ve ulusal yarışlardaki mahalli yarışmacılar için TOSFED'in veya organizatör kulüplerin ulaşım desteği oluyor. Ancak bulundukları şehirden servis alanına kadar getirme konusunda yardımcı oluyorlar diye biliyorum.

Tabi sporun pahalılık nedeniyle yarışmacı kaybettiği çok doğru. Eskiden Tan Uydaş gibi pilotlar yarışlara yarışacakları arabalarla gidermiş diye anlatır hep büyüklerimiz

@Deniz Gökhan Tezcan

Böyle sıkı formula 1 takipçisi olmanız gerçekte de iyi sürücü olmanız konusunda tiyo veriyor. Lakin izleyici viraj çizisi, frenleme, yarış disiplini v.s bir çok konuda farkında olmadan ciddi eğitim alıyor. Lafım size değil konuyu okuyan caddeci hızlı gençlere, önerim lömans. formula 1, ralli gibi programlar izleyip kendinizi eğitmeniz. Reçeteye ek ihtiyar delikanlı tiff needell ın videolarını izlemeniz. Çok eğlencelidir. Sonucu değerlendirmek için caddelerde değil zamana ölçümlü karting pistlerinde deney yapmanız. Hatta maddi durum uygunsa tosfed den lisans alıp istediğiniz alanda araç da kiralayabilirsiniz. Böylelikle hem bilinç konusunda reklam olur. hemde önceki mesajlarda bahsettiğim az sporcu sorunu çözülmesine yardımcı olur. cüzdanda taşıdığınız yarıcı lisansının hazzı ise bambaşka.

@Can_517

Tiff Needell, bu ismi işten döndüğümde araştıracağım

Karting konusunda ciddi bir yeteneğim vardı çok da keyif alıyordum ama imkansızlıklar işte...
Onun dışında ehliyetim bile yok. Açıkçası bisiklet dışındaki ulaşım araçları pek dikkatimi çekmiyor. Yani araba ihtiyaç tabi ki, kullansam iyi olurum biliyorum Ama benim alanım belli
Formula 1 izlemeye devam. :in:

Aslında sıkı bir ralli izleyicisiydim Colin Mcrae, Tommi Makkinen, Carlos Sainz dönemlerinde. Ama sonra Sebastian Loeb geldi mertlik bozuldu. Rallinin tadı kaçtı. Artık bakmıyorum.

Deniz otomobil - motor sporlarının bu denli takipçisi olup bisikleti ön plana alman etkileyici. Avrupa da olsan karizmatik şekilde karbon, spor, çevre v.s konularında yeni nesiller için örnek gösterilir din. Ancak memlekette bu takibin üzerine ehliyetim yok demen şaşırtıcı. ha: :rolleyes:

Önümüzdeki haftasonu Şile'deyim. Şile'de olanları veya bi Cumartesi gezintisi planlayanları saat 16:30'da başlayacak seyirci etabına beklerim. Dağ etapları da Pazar günü Yeniköy-Teke-Darlık civarlarında olacak.

Aynı haftasonu Formula 1 Abu Dhabi var. Sezonun son yarışı, şampiyonluk yarışı. Heyecandan televizyon başında izlerken ölüp kalmaktan korktuğum için ben Şile'yi tercih ediyorum

bende f1 çok seviyorum bi site buldum haftasonları yarışları izliyorum

@Mert Ahmet

Yarışları izlemek isteyen olduğunu bilseydim çok daha önceden link verebilirdim. İngilizce, Almanca, Japonca, Arapça ne ararsanız hepsinden var

@U BoRa
ingilizce link alabilir miyiz ?
sırf bisiklet yarışlarını eurosport veriyor diye tivibuıya aylık 8 tl bayılıyoruz bizde f1 yayını yapan kanal var mı ? bilmiyorum ben

@Mert Ahmet

D-Smart yayın haklarına sahip Formula 1'in. Hatta tüm antrenman seansları, sıralama ve yarış canlı yayınlanıyor. Sunucu da daha öncekiler gibi saçma sapan isimlerden (bkz. Okay Karacan) değil, işi bilen bu işin içinden bi isim, Serhan Acar.

Abu Dhabi için yarış haftasonu özelden link atarım, canlı SkySports linki. Sıralama ve yarışı kesintisiz yayınlıyorlar, Martin Brundle, Damon Hill, David Croft, Bruno Senna, Anthony Davidson gibi işin bire bir içinde olan isimlerden oluşan çok kaliteli bi kadroları var.

Abu Dhabi yarışı haftaya 23 kasım diyor bu hafta boş geçtik
Link çok iyi olur bu arada

Ah ah... Nerede o eski F1 yarışları?
Ferrari'de, Şumi'nin yanında Rubinho'nun değil Eddie'nin olduğu dönemlerde, çocuk yaşta başlamıştı sevdam. F1'in o dönemlerdeki hali ile bugünkü hali arasında seyir zevki açısından resmen büyük bir uçurum var. Gelişen teknoloji, araç hızlarının artması vs vs gibi nedenlerle "güvenlik önlemleri" adı altında F1 takımlarının kontrolü dışında, Bernie'nin yaptığı (yaptırdığı) organizasyonu baltalayıcı girişimleriyle, güzelim sporun bazılarının rant sağlamaya başladığı anlardan itibaren F1 tüm ruhunu kaybetti gitti resmen. Daha fazla rating uğruna pilotlar arasındaki puan farkın açılmasını engelleyip başa baş mücadeleleri ortaya çıkaran düzenlemeler, kalkış kontrol sistemi (start anında ben o lastikler çıkan dumanı göremiyorsam yemişim o yarışı), yakıt limiti gibi saçma ötesi ve takımların stratejilerini tümden değiştiren kurallar F1'i, futbol için sık sık dile getirilen "Endüstriyel futbol" kavramıyla eş değer bir hale getirmiş durumda. Amaç seyir zevki vermek değil, büyüklerin ceplerini doldurmak olmuş.

Geçenlerde birkaç yarışı izleyeyim dedim, tamamına dayanamadım bile, sıkılarak kapattım. Ortada ruh diye bir şey kalmamış, her şey "sağlam bir motor üret, hesabını kitabını yap, piste çıkıp yarışı bitir" gibi dar bir perspektife sıkışmış halde. Hani nerede o Şumi ile Mika arasında geçen ve mekaniğe değil sadece pilotaj kabiliyetine dayanan birebir mücadeleler?

Siz ne düşünüyorsunuz bilemiyorum ama F1'e 9-10 sene ara verip tekrardan izleyince benim hissettiklerim bu yönde oldu ve fırsatını bulmuşken içimdekileri çıkarayım dedim.

Dipnot: Mika'yı özledim.

Sefa söylediklerine aynen katılıyorum. 8-10sene öncesi çok güzeldi,yarışın başlamasını dört gözle beklerdim. Ama şimdiyse içimden seyretmek bile gelmiyor acayip sıkıcı geliyor.

@Sefa
Böyle organizasyonlar zaten hep kar amaçlı olur. Değişmesi demek karlılık azaldı veya daha çok kar ettirecek bir yöntem bulundu demek. Teknoloji üreten firmalarda örnek olarak samsung, apple, intel, nvidia "teknoloji gelişsin" gibi bir düiünceyle üretmiyor. Düşünceleri şu: " Bunu üretirsem insanlar satın almak isteyecek, önce ürettiklerimiz bunu hızına yetişemeyerek buna olan ihtiyacı arttıracak ve daha çok satacağız" Hatta bir podcastte dinledim. Intel işlemcilerini kategorize etmek için (düşük, orta, yüksek segment olarak) bir kısmını lazerle çizerek saathızlarını düşürüyormuş. Bu durumda diğerleri (çizilmeyenler) çizilenlerin 1.5 katı fiyata satmak pek mümkün değil.

Yapılan teknolojik atılımlara göre bir takım güncellemelerin, düzenlemelerin olması kaçınılmaz bir gerçek. Bu sadece F1 dünyasında ya da bilgisayar sektörüne özel bir durum değil. En basitinden edebiyatçılar bundan 200 sene evvel kuş tüyü kalemler ve mürekkep ile yazılarını ortaya koyarken bugün tabletlerde, bilgisayarlarda sayısal ortam üzerinde yazıyorlar.

Bir organizasyonun (özellikle de F1 gibi global çaptakilerin) getirisi götürüsü elbetteki en ince detayına kadar incelenmeli, gerekiyorsa "uygun" kural değişiklikleri mutlaka yapılmalı ama bu "uygun" kapsamı belli başlı isimler için değil, bu organizasyona dahil olan en üstteki isimden en alttaki isim olan seyirciye kadar herkes için uygun olmalı.

Bundan 15 sene önceki F1'de bu kadar katı kurallar yoktu. Şumi gider ikinci pilota 30-40 saniye fark atar ve yarışın ortasında birinciliğini garantilerdi, bizler de "ikinci/üçüncü kim olacak?" kapışmasını izlerdik ve bundan da keyif alırdık. Oysa şimdi, izlenme oranı düşmesin, ratingler tavan yapsın diye birinci ile ikinci arasında ciddi bir süre farkının ortaya çıkmaması için binbir türlü taklalar atılmış. Tamam bu gerekli bir şey olabilir anlıyorum ama bunu yaparken de herkesi ve herşeyi mekanize etmişler resmen. Benim bugün gördüğüm F1 tablosu şu şekilde;

"Sağlam bir pit ekibin ve kusursuz aracın varsa, o yarıştan mutlaka puan alırsın." Bu ne demek? O kokpitte kimin oturduğunun bir önemi yok, işin eğitimini almış olan herkes o teknik imkanlar dahilinde zaten kürsüye çıkacaktır. Bunun X takımı ya da A pilotu olması bir şeyi değiştirmiyor çünkü ortada pilotaj kabiliyeti diye bir şey kalmamış. O kural, bu kısıtlama, şu düzenleme derken pilotlar kendi iç güdüleri ile pistte dolaşamıyor. Bunun neyinden zevk alayım ben?